Dada Yeni Yılı:Tristan Tzara'nın BUM BUM BUM’U/Andy Merrifield
Dünyamızın aklını kaçırdığını düşünen tek kişi olmadığımı biliyorum. Günümüzde kısmen aklı başında olmak kolay değildir. En iyi şartlarda çöken siyaset en kötü şartlarda ölümcüldür ve demagoglar, yalancılar ve hilekarlar tarafından ele geçirilmiştir. Bunların havada uçuşan toplu yalanları bir demagogun siyasi kariyerini bitirmek şöyle dursun, nadiren kitlelerin canını sıkmaktadır. Üstelik, görünüşe göre bu kariyeri güvence altına almakta, bir şekilde garantilemektedir çünkü şimdi bu yalanlara; bu her türlü gerçeklikten kopmuş yalanlara inanmaya yönelik “popüler” bir isteklilik vardır. İşte delilik de burada yatmaktadır. Hayattaki altmışımcı yılıma girerken hayatın bu denli sefil ve çaresiz olduğunu hiç hatırlamıyorum. Ancak kısa bir süre evvel, beni tuhaf bir şekilde neşelendiren, dünyamızın her daim sefil ve çaresiz olduğunu gösteren bir şey okudum. Dada akımının kurucularından Tristan Tzara’nın Temmuz 1922’de alışılmadık bir şekilde Vanity Fair’de yayınlanmış “Bazı Dadaizm Anıları”