Ters Yüz Olmanın Topolojik Hikâyesi-Orçun Güzer


                                            Max Klinger’in  esiniyle


Elini kaybetti bir zamanlar bir kadına ait olan eldiven; kendisini giyinecek zarif elin peşine düştü. Çölde öğlen uykusundan uyanan bir adam da, bu tutkudan etkilenip, eldivenin peşine düştü. Savruldu eldiven, rüzgârı kavrayıp; adam da savruldu eldivenin peşinden, yollarda kayıp. Eldiven elin, adam eldivenin düşünü kurdu; düş büyüdü, gerçeği boğdu. Adam küçüldü, el kadar oldu; eldiven büyüdü, adamı yuttu. Adamı boylu boyunca içine alan eldiven, birdenbire heyecandan ters yüz oldu. Adam, bu refleksin şiirsel yasalarını formüller halinde avucuna yazdı; sonra unutup elini yıkadı. Mürekkep aktı; gözyaşı aktı; eldiven ak, adamsa kapkaraydı. Muhtelif kayıp eldivenler, ellerini kaybetmiş eldivenler, el ele tutuşup günbatımına doğru uzaklaştı. Adam yine yalnız kaldı, dışarıda kaldı; yeniden, çölde uykuya daldı. Yalnızlığının ilk asrının ortasında, birdenbire uyanıp, eldivenin bir ele, elin de bir kadına ait olması gerektiğini hatırladı. 

Rastlantının yazgısal yasalarına göre bir gün mutlaka ikinci kez aynı noktadan geçmesi beklenen o eldivensiz kadını bekliyor şimdi. Ellerini cebinde, tansığı olasılıkta, hayatı sayrılıkta, içini dışarıda tutmaya çalışıyor. 

(2007)





Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Frantz Fanon ile Kalkınmayı Sömürgesizleştirmek (Benjamin Selwyn)

Çaresizce Susan'ı Aramak (Terry Castle)

Alexander Dugin'in Kozmik Savaşı (Matt Mcmanus)*